Tekin Seyri - Tasavvuf ve Bilim
Yazan Okunma 3958 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

 

191- السَّادسُ : عن أُمِّ الْمُؤْمِنين أُمِّ الْحكَم زَيْنبَ بِنْتِ جحْشٍ رضي اللَّه عنها أَنَّ النَّبِيَّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم دَخَلَ عَلَيْهَا فَزعاً يقُولُ : « لا إِلهَ إِلاَّ اللَّه ، ويْلٌ لِلْعربِ مِنْ شَرٍّ قَدِ اقْتربَ ، فُتحَ الْيَوْمَ مِن ردْمِ يَأْجُوجَ وَمأْجوجَ مِثْلُ هذِهِ » وَحَلَّقَ بأُصْبُعه الإِبْهَامِ والَّتِي تَلِيهَا . فَقُلْتُ: يَا رسول اللَّه أَنَهْلِكُ وفِينَا الصَّالحُونَ ؟ قال : « نَعَمْ إِذَا كَثُرَ الْخَبَثُ » متفقٌ عليه .

191. Mü’minlerin annesi, Ümmü’l-Hakem Zeyneb Binti Cahş radıyallahu anhâ’ nın anlattığına göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sel-lem, korkudan titreyerek onun yanına girdi ve:

“Allah’dan başka ilah yoktur. Yaklaşan şerden dolayı vay Arabın haline! Bugün Ye’cûc ve Me’cûc’un seddinden şu kadar yer açıldı” buyurdu ve başparmağı ile şehadet parmağını birleştirerek halka yaptı. Bunun üzerine ben:

Ey Allah’ın Resûlü! İçimizde iyiler de olduğu halde helâk olur muyuz, dedim? Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem :

– “Kötülük ve günahlar çoğaldığı vakit, evet” buyurdu.

Yazan Okunma 5297 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin Tavsiyeleri...

Muhiddin-i Arabi buyuruyor:
1-) Bütün Müslümanlara, dinlerinde devamlı birlik ve bir gibi olmalarını, hiç bîr suretle Dinde ayrılık yapmamalarını vasiyet ederim. . .
Allah'ın yardımı birliktedir. Müslümanlar ayrılığa düşmezlerse onları kimse mağlup edemez. . .
Dinin hükümlerini nefsinde ihlas ile tatbik edeni kimse aldatamaz. Cin ve Şeytan o insana galebe edemez.
Allah, Esma-i Hüsnasıyla bilinir. Cenabı Hakk’ın asarından. Kudret ve azametini düşün, Zât ve mahiyetini düşünme. . .
Esmâ-i Hüsna’nın çokluğu bir merkezde düşünülürse Tevhid olur. Tevhid kuvvettir.
Daima Allah'tan başkasını unut. . . Zâkir olursun. Böyle olan kimse her yerde Zâkir’dir. Kalp ve lisaniyle Allah'ın zikrine devam edenlerin kalbine Allah Zâti Ahadiyetine karşı iştiyak nuru ilka eder. Gözü açılana ilâya gelir. . .
Hayâ makamında Fetih başlar. Fetih, kalb gözünün Tevfık-ı Rabbani ile açılmasıdır. Bu göz açıldı mı Ahlâk, Fazilet, Doğruluk o kimse için asla değişmeyen, değiştirilemeyen bir haslet olur, Onsuz yaşayamaz.

Yazan Okunma 2243 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

ADAM OLMADAN BÜYÜK HUZURA GİRİLMEZ

Vaktiyle ufak esnafdan Muvaffak isminde selbet-i diniyye eshabından bir zat, az alışverişinden, dişinden, tırnağından artırdığı para ile bir hac parası biriktiriyor. Hac yoluna çıkacağına bir gün kala dükkânında meşgul iken bir hamile kadın masum bir çehre ve afifane bir tavırla bir şey talep eder gibi dükkânın önünde duruyor.

Muvaffak, kadıncağızın o şekilde duruşundan bir şey söyleyeceğini hissederek:

“Hanım, bir arzunuz mu var?” diye soruyor, kadıncağız:

“Ah efendi amca, şu karşıdaki evde bir yemek pişiyor, kokusunu aldım, çok imrendim, çocuğumu kaybedeceğim, ne olursunuz bana bir lokma isteyemez misiniz?” diye ricada bulunuyor.

Attar Muvaffak, hemen dükkânından fırlayarak doğru karşısındaki komşusunun kapısını çalıyor, kapıyı açanlar ne istediğini sorduklarında, Muvaffak efendi:

“Aman şu pişirdiğiniz yemekten bir tabağa iki lokma koyunuzda bana veriniz” diye ricada bulunuyor.

Yazan Okunma 988 kez
Ögeyi Oylayın
(0 oy)

190الخامِسُ : عَنْ أُمِّ المُؤْمِنِينَ أُمِّ سَلَمَة هِنْدٍ بنتِ أَبِي أُمَيَّةَ حُذيْفَةَ رضي اللَّه عنها ، عن النبي صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم أنه قال : « إِنَّهُ يُسْتَعْملُ عَليْكُمْ أُمَراءُ فَتَعْرِفُونَ وتنُكِرُونَ فَمِنْ كَرِه فقَدْ بَرِىءَ وَمَنْ أَنْكَرَ فَقَدْ سَلِمَ ، وَلَكِنْ منْ رَضِيَ وَتَابَعَ » قالوا : يا رَسُولَ اللَّه أَلاَ نُقَاتِلُهُمْ ؟ قَالَ : «لاَ، مَا أَقَامُوا فِيكُمْ الصَّلاَةَ » رواه مسلم .

مَعْنَاهُ : مَنْ كَرِهَ بِقَلْبِهِ ولَمْ يَسْتطِعْ إنْكَاراً بِيَدٍ وَلا لِسَانٍ فَقَدْ بَرِئَ مِنَ الإِثمِ وَأَدَّى وَظِيفَتَهُ ، ومَنْ أَنْكَرَ بَحَسَبِ طَاقَتِهِ فَقَدْ سَلِمَ مِنْ هَذِهِ المعصيةِ ، وَمَنْ رَضِيَ بِفِعْلِهمْ وتابعهم ، فَهُوَ العَاصي .

190. Mü’minlerin annesi, Ümmü Seleme Hint Binti Ebû Ümeyye Huzeyfe radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Sizin üzerinize birtakım emirler, yöneticiler tayin olunacaktır. Onların dine uygun olan işlerini iyi bulur, uygun olmayanlarını ise hoş karşılamaz, tenkit edersiniz. Kim hoş karşılamaz, kerih görürse günahdan korunmuş olur. Kim de tenkit eder, onların kötülüklerine engel olmaya çalışırsa, kurtuluşa erer. Fakat kim de razı ve hoşnut olur, onlara uyarsa isyan etmiş olur.” Bunun üzerine sahâbe-i kirâm:

Ya Resûlallah! Onlarla savaşmayalım mı? Dediler.

Peygamber Efendimiz:

–“Aranızda namaz kıldıkları sürece hayır” buyurdu. Müslim, İmâre 63  

NE İZLESEM

 
 

NE OKUSAM