Editor

Editor

Web sitesi adresi: https://www.tekinseyri.com
Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Bilim

İstediğimiz Hayatı Yarattığımız Bilimsel Olarak İspatlandı

“Eğer şu ana kadar isteklerimiz gerçekleşmediyse, en şiddetli arzularımıza ulaşamadıysa; eğer hayatımıza hiç istemediğimiz şeyler girdiyse, eğer mutsuzsak veya yenilgiye uğradıysak, bütün bunların sebebini Rezonans Kanununda bulabiliriz. “ Pierre Franckh, bu kitabında Rezonans Kanununu kavrayıp onu nasıl kullanacağımız…ı anlamaya başladığımız anda, hayatımızdaki her şeyin mümkün olabileceğini anlatıyor. Yazar, hayatımızı kalbimizle değiştirebileceğimizin de altını çiziyor.

 Düşünce gücümüzle maddeye etki edebilir miyiz?

Kim olmayı istiyorsun?

İsteklerimizi hangi yolla yayıyoruz?

ideal partneri yaşamımıza çekmemizi sağlayan en uygun rezonans alanını nasıl oluştururuz?

Rezonans alanın yazılı ve görsel izlenimlere nasıl tepki verir?

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Kitap

        toshihiko izutsu kitapları ile ilgili görsel sonucu Toshihiko Izutsu kimdir? Hayatı ve eserleri hakkında bilgi: (1914-1993) İslâm düşüncesi ve Kur’an semantiği üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan Japon şarkiyatçısı. 4 Mayıs 1914’te Tokyo’da doğdu. Dil bilimi alanındaki lisans ve lisans üstü öğrenimini Keio Üniversitesi’nde tamamladı. Bir süre Yunanca ve Latince felsefe metinleriyle dil bilimi okuttu. O sıralarda Japonya’da bulunan Mûsâ Cârullah Bigi ile tanışarak onun vasıtasıyla İslâm dinine ve kültürüne ilgi duymaya başladı; kendisinden Sîbeveyhi’nin el-Kitâb’ı ile Müslim’in el-Câmi’u’s-sahîh’ini okudu. Fransızca, Almanca, İtalyanca, İspanyolca, Farsça, Türkçe, Sanskritçe, eski ve yeni Çince öğrendi. 1951’de başladığı ilk Japonca Kur’an çevirisini 1958’de bitirdi.

Lübnan’da altı ay, Mısır’da bir yıl kalarak İbrâhim Medkûr, Ahmed Fuâd el-Ehvânî ve Kâmil Hüseyin gibi ilim adamlarıyla tanıştı. Kahire’de Mecmau’l-lugati’l-Arabiyye’ye üye oldu.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Bilim

Kendine Güven ve Benlik Algısı
Benlik algısı kısaca kişinin kendisi hakkındaki algılarıdır. Ben dürüstüm, ben kırılganım, ben çalışkanım vs. Kendine güven olumlu ve gerçek benlik algısı ile mümkündür. O nedenle de kendimize olan güveni sağlamak için olumlu ve gerçek benlik algısına nasıl ulaşacağımızı bilmemiz gerekir.
‘’Her insan, bir rolü mükemmel bir şekilde oynayabilir, kendini” (Vittorio De Sica)
Olumlu benlik algısına kavuşmanın temelinde olumlu yaşantılar yatmaktadır. Bireyin düşüncelerinin önemsendiği, küçük yaştan itibaren birey olarak kabul gördüğü, fiziksel ve psikolojik şiddetin daha az yaşandığı bir ortamda büyüdüğü vs. olumlu yaşantılar bireyin benlik algısının olumlu olmasını sağlayacaktır.

Hem olumlu hem gerçek benlik algısının gelişimini ve değişimini en çok etkileyenler bireyin en fazla etkileşimde bulunduklarıdır. Okul çağına kadar aile ve yakın çevre, okul çağıyla birlikte aile ve yakın çevreye ek olarak öğretmenleri ve okuldaki arkadaşları bireyin benlik algısını olumlu ve olumsuz şekilde en fazla etkileyenlerdir. Tabii artık bunlara medyayı özellikle de sosyal medyayı da eklemenin zamanı geldi.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Bilim

Kesin Kozmoloji: Son on yıl içinde araştırmacılar evrenin içeriğine dair çok kesin bir reçeteye ulaştı.

Bilim insanlarına göre, evrenin yüzde 4'ü bildiğimiz maddeden, yüzde 23'ü karanlık maddeden ve yüzde 73'ü karanlık enerjiden meydana geliyor.

WMAP websitesindeki yazı şöyle:

"Verilerde evrenin yüzde 4.6 sının atomlar, gökcisimleri, yıldızlar ve gezegenlerden oluştuğunu görüyoruz. Evrenin yüzde 23'lük kısmı da karanlık maddeden oluşuyor. Bu madde atomlardan farklı olarak, ne ışık yayar ne de ışığı emer ve sadece çekim gücünden (gravitasyon) dolaylı olarak tespit edilebilir. Evrenin yüzde 72'lik kısmıysa karanlık enerjiden oluşuyor.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Tasavvuf

Din toplu bilinçaltının eseri olabilir mi? Özgür irade yok ise eğer tanrıya inanıp inanmama seçeneğine bireysel olarak sahip olmak nasıl söz konusu olabilir? Tanrı evrenin toplu bilinçaltı olabilir mi?

Evrensel Bilinç ürünü olan Din, kişiyi toplu ve kişisel bilinçaltından korumak için Evrensel TEK-TÜMEL Bilincin somut bir şekilde yaşanıldığı Şuûr‘un (≈ahirete bakan Zihinsel yön)Beşeriyeti (≈ dünya hayatına bakan Zihinsel yönü)tarafından diğer beyinlere, kendilerindeki sonsuz ve sınırsız boyutların varlığını bulabilmelerine (≈ Risâletin kendilerinde de açığa çıkmasına) yardımcı olmak maksadıyla tebliğ edilmiştir/davet edilmiştir.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Sinema

PK. bi şehirdeki yabancının düşünceler komedisidir. P.K.(Aamir Khan) Daha önce kimsenin sormadığı sorular sorar. Bunlar masum, çocuk gibi sorulardır ama cevapları enteresandır.P.K.'in masum gözlerini gören insanlar kendi monoton hayatlarını gözden geçirirler.P.K.'in sadık arkadaşları ve dostları olur. Kırık kalpleri düzeltir öfkeleri dindirir. P.K.'in çocuksu merakı kendisi ve milyonlarca insan için manevi bir yolculuğa dönüşür.Film karmaşık felsefelerin iddialı ve benzersiz yönlerini orijinal bi şekilde ortaya koyuyor. Ayrıca basit, kahkaha dolu, insani bir aşk masalı da süregidiyor. Sonuç olarak ayrı dünyalardan gelen yabancılar arasında dostluk destanı işlenmiş diyebiliriz.

http://www.sinemalar.com

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Bilim

Hiç ameliyat geçireniniz var mı?

Bir çok kimsenin "evet" dediğini duyuyorum. İkinci soru geliyor o zaman.

Peki ameliyat esnasında yanınızda konuşulanları hatırlıyor musunuz?

Narkozla yani anestezi ile ameliyat geçiren herkesin bu soruya "hayır" dediğini duyuyorum.

İsterseniz ameliyata kadar gitmeyelim. Uyurken yanınızda biri konuşsa sabahleyin uyandığınızda hatırlar mısınız? Bu soruya da herkesin "hayır" dediğini duyar gibiyim.

Bu sorulara ben de sizler gibi cevap veriyordum ta ki az sonra yazdığım şeyleri öğreninceye kadar.

Güzel insanlar sizlere bildiğinizi yerinden oynatabilecek ve sizi hayretler içinde bırakabilecek bir şey söyleyeceğim. Bilinçaltı biz farkında olmadan her detayı kaydeder.

Yukarıdaki hayati ifadenin en önemli sonucu şudur: Çocuklara verdiğiniz her mesaja, yaptığınız her yüklemeye dikkat edin, özen gösterin!

Öyle ki verdiğiniz mesajlar ve yaptığınız yüklemeler onun kendisine güven duymasını ve mücadele gücünü artırabilirken düşünce gücünü zayıflatarak onu beceriksiz, özgüveni yetersiz biri haline de getirebilir.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Tasavvuf

ŞEYTANİ CİNLERİN NEFSİ ARZULAR İLE YARATTIĞI SONUÇLAR-----

Sürekli cinlerin insan bedenine verdiği sıkıntılardan bahsediyoruz fakat bu kez konuya farklı bir açıdan bakarak bir çoğumuzun ayıp diyerek bahsetmediği, çoğumuzun bilmediği, bazılarımızın da olurmu öyle şey deyip ihtimal bile vermediği, bana göre tabuları bir kenara bırakıp yazılması, herkesin bilmesi gereken bir konudan şehvet cinlerinden bahsedicem.

Cinlerin insan bedeninde hakimiyet kurma yollarından bir tanesi de insanın nefsi arzularından faydalanmaktır.İnsan bedeni arzularını sürekli tatmin etmemelidir. Arzuları sürekli tatmin edilmesi arzuların köleliğini getirir. Arzuların tatmin edilmesi şeytani cinlerin bedende güç sahibi olmasını sağlamaktadır. İnsan üzerinde tam hakimiyet kuran cinler insanı istediği gibi yönlendirmektedir. Bedene girecek şeylerin hazırlığı çok önemlidir. Öncelikle helal, temiz kazanç olmalıdır. Kimsenin hakkını yemeden aldatmadan kazanılmalıdır. Bu tip bedende cinler gezinmekte çok zorlanır. Helal kazançtan beslenen beden içinde olumlu bir enerji ve cinlerin sevmediği ferahlatıcı bir koku vardır. Bedene giren şeyler temiz olmalıdır. Ölçülü olmalıdır. Ne az ne fazla olmalıdır. Zararlı şeylerden yenmemelidir.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Bilim

Beyinden Beyine Doğrudan İletişim İspatlandı!

Kablosuz EEG (Elektroensefalografi) ve otomatikleştirilmiş, robotlaştırılmış TMS’nin (Transkranial Manyetik Stimülasyon) içerdiği ileri düzey nöro-teknolojiler kullanılarak, ilk başarılı transmisyon-aktarım gerçekleştirildi.

Buna benzer çalışmalar içinde ilk defa nörobilimciler ve robotbilimcilerden oluşan uluslararası bir ekip, insanlarda doğrudan beyinden beyine iletişimin yaşanabilirliğini gösterdiler. Birbirinden 5000 mil uzaklıktaki iki insan deneğinin internet yoluyla beyinden beyine başarılı iletişimini içeren bu çalışma ile ilgili oldukça yeni tespitler henüz yayınlanan PLOS ONE adlı dergisinde anlatılmıştır.

Beth Israel Deaconess Tıp Merkezi’nin de müdür olan yardımcı yazar olan ve Harvard Tıp Okulu Nöroloji Profesörü Alvaro Pascual-Leone şunu açıklıyor: “Aralalarındaki çok büyük mesafeye rağmen, mevcut iletişim yollarını güçlendirerek, bir kişinin beyin aktivitesini okuyup, bunu diğer bir kişiye doğrudan aktarabilir miyiz’i öğrenmek istedik.

Write on Cuma, 12 Mayıs 2017 Yayınlandığı Kategori Bilim

Dikkat eksikliği ile ilgili önemli buluş

Dikkat eksikliği ile ilgili önemli buluş Türk doktorlar, "hiperaktivite bozukluğu"nda bir ilki başardılar; sadece dikkat eksikliği olan çocukların diğer dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlardan son derece farklı olduğunu ortaya koydular .
Ege Üniversitesi'nce (EÜ) yapılan ve 4. Dünya Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Kongresi'nde "en iyi araştırma" ödülü alan çalışma, sadece dikkat eksikliği olan çocukların diğer dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olanlardan son derece farklı olduğunu ortaya koydu.

EÜ Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Sabri Ercan, "Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Alt Tiplerinin Genetik, Nöropsikolojik ve Çoklu Beyin Görüntüleme Yöntemleriyle Değerlendirilmesi" konulu araştırma kapsamında, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan 200 çocuk ile 100 sağlıklı çocuğun genetik, nöropsikolojik test performansları ve beyin görüntüleme bakımından karşılaştırıldığını söyledi.

NE İZLESEM

 
 

NE OKUSAM