“Cenabı Hak temizlenin dediği zaman bundan ilk aşamada Kalbin temizliği olarak algılanırdı.” Bizim anladığımız anlamda ilk etapta elini, ayağını yıka temiz elbiseler giy anlamı çıkartmazlardı. Bu maddi anlam ikinci etapta akla gelirdi. İlk anladıkları mana olarak ne anlama geldiğiydi.
Bu olay bizim içinde geçerli bir durumdur. Buradaki amaç kelime üzerinde işimize geldiği gibi yorumlama olayı, zekâ olayı değil. Manevi mana bizim kalbimize dokunduğu taraf nedir? Hangi eksikliğimizi, kusurumuzu dile getiriyor. Bunun sonucunda biz bundan nasıl kurtuluruz. Bu hadise de bu bakış açısıyla bakmamız gerekiyor.Bu hadisin maddi manası var mı? Evet var. İnsanlar birbirlerinin yerlerini gasp ediyorlar. Birbirlerinin hakkına giriyorlar. Bunlar doğrudur…
İnsanların madden yaptıkları hatalardan dolayı oluşan manevi yük, o maddi hata ile asla kıyaslanamaz. Maddi hataların bedeli istiğfar ile ödeniyor. Diyelim ki; birinin malını gasp ettiniz, daha sonra malını geri verdiniz. Malını verdikten sonra pişmanlık olmadığı müddetçe bu yapılan iş tövbe olmaz!.. Çünkü sen kuldan önce Allah’ın hakkını çiğnedin!.. Allah’a karşı edepsizlik yaptın. Bunun çözümü Allah’a karşı yönelmek ile alçalmak ile düzelir. Edepsizliği gidermenin başka bir yolu yok!..
Bundan dolayı Peygamber efendimiz “Günahından tövbe eden günah işlememiş gibidir buyurmuşlardır.”
“Manevi olan maddi olandan daima daha ağırdır.”
Çoğumuz nefsimizle karışık olarak Allah’ın mukabilinde bulunuyoruz. Aramızda bir takım fiil hakları vardır. Dolayısıyla bu yaptığımız eylemler iyilik, taat, ibadet olduğunu düşündüğümüz şeyler bizi Allah’ın safına, başkalarını da Şeytanın safına veya Allah’ın karşısına geçirmez!.. Hepimiz şu yâda bu şekilde safın bir tarafında bulunuyoruz. Nefsimizi, ne kadar arındırdık, hevamızı, ne kadar engelledik işte o kadar Allah’a doğru yaklaşıyoruz. Ne kadar engelleyemedik o kadar uzaklaşıyoruz. Bütün günahlar ancak Allah’ı unutarak işlenir!.. Nefis olamadan işlenen bir hata yoktur. Allah Basiretlerimizi açsın inşallah… Bizi bu şekilde gizli olarak, farkında olmadan yaptığımız gizli şirkten muhafaza buyursun inşallah…